Kentsel dönüşüm projelerinin yalnızca fiziki yapıların yenilenmesi değil; afet dayanıklılığı, enerji verimliliği ve uzun ömürlü yapı performanslarını da kapsadığına atıfta bulunan EPSA Yalıtım Yönetim Kurulu Başkanı Nurcan Özdemir, 1 Nisan 2025 itibarıyla yürürlüğe giren yeni TS 825 standardının, yapı sektöründe enerji dengesi ve iklim konforu açısından yeni bir dönemi başlattığını ifade etti.
Özdemir, “Bursa TEKNOSAB üretim tesisimizde ürün gamımızı daha da genişlettik. Biz EPSA olarak, kentsel dönüşümün başarısının sadece ‘yeni bina’ yapmakta değil, ‘doğru bina’ yapma bilincinde olduğunu düşünüyoruz. Bu bilinç, malzeme seçiminden uygulamaya kadar her aşamada kendini göstermeli” dedi.
Nurcan Özdemir, doğru yalıtım sistemlerinin seçilmesine ilave özellikle ısı ile su yalıtımının doğru uygulanmasının dönüşüm projelerinin kalitesini belirleyen unsurlar olduğunu vurguladı. “Isı yalıtımı, binaları dış iklim etkilerinden korurken enerji harcamasını düşürür; su yalıtımı ise betonarme yapı elemanlarının bozulmasını önler ve dayanıklılığı artırır” diyen Özdemir, bu özelliklerin dönüşüm sonrası binaların hem güvenli hem de ekonomik olmasını desteklediğini açıkladı.
“En iyi malzeme bile hatalı uygulamayla başarısız olur”
Şirketlerinin yalnızca bir malzeme tedarikçisi değil, proje sürecine baştan sona katkı sunan bir çözüm ortağı olduğunu ifade eden Nurcan Özdemir, uygulama hassasiyetinin kritik önem taşıdığını bildirdi. Özdemir, “Mantolama paketi olarak ısı yalıtım levhasından yapıştırıcısına, sıva, bağlantı elemanı, file gibi tüm bileşenlere kadar her malzeme dikkatli ve birbirine uyumlu biçimde seçilmeli. Çünkü en iyi malzeme bile hatalı uygulamayla başarısız olur” değerlendirmesini yaptı.
Kaliteli yalıtımı eksik yapıların 5-10 yıl içinde ‘yetersiz yapı’ eleştirisine hedef olacağı bir döneme girildiğini anlatan Nurcan Özdemir, şöyle devam etti: “Kentsel dönüşüm projelerinde bu riski en aza çekebilmek için malzeme kalitesi, gerekli standart belgeleri, uygulama eğitimleri ve saha denetimleri olmalıdır. Biz EPSA olarak sorumluluğumuzu biliyoruz; üretim kapasitemizi TEKNOSAB’daki tesisimizle daha da güçlendirdik, Ar-Ge çalışmalarımız aralıksız devam ediyor, mühendislerimizle mimar ve yüklenicileri sahada destekliyoruz.”
“Depreme dayanıklı, enerji verimli yapılar artık kaçınılmaz”
Türkiye genelinde yapı stokunun büyük bölümünün yenilenmeye muhtaç olduğunu hatırlatan Özdemir, yeni standartların yalnızca enerji verimliliğini değil, aynı zamanda yapısal güvenliği de doğrudan etkilediğine dikkat çekti. Özdemir, “Deprem gerçeğini artık görmezden gelemeyiz. Bursa gibi aktif fay hatları üzerinde yer alan şehirlerde dönüşüm projeleri hem mühendislik hem de malzeme kalitesi açısından örnek olmalı” dedi.
EPSA olarak bu sürecin içinde aktif rol aldıklarını belirten Özdemir, “Hafif, dayanıklı ve uzun ömürlü yalıtım ürünlerimizle dönüşüm projelerine teknik çözüm ve sürdürülebilirlik katkısı sunuyoruz. Teknik özellikli yapı kimyasalları ve yalıtım ürünleri geliştirerek özellikle ithal ürünlere olan bağımlılığı azaltıyoruz. Bu yaklaşım, yerli kaynakların kullanımını artırdığı gibi maliyet kontrolü ve tedarik sürekliliği açısından da büyük avantaj sağlıyor” ifadelerini kullandı.
Yangın dayanımı yüksek ürünleri var
Bursa’nın sanayi altyapısı ve üretim gücünün kentsel dönüşüm sürecinde yerel üreticilere kayda değer sorumluluk yüklediğini belirten Özdemir, EPSA’nın bu noktada güçlü bir pozisyonda olduğunu söyledi. “Bursa, sanayi ve inşaat sinerjisiyle Türkiye ekonomisinin en önemli merkezlerinden biri. Kentsel dönüşüm süreçlerinde yerel üreticilerin tercih edilmesi, tedarik zinciri avantajı, maliyet verimliliği ve istihdamın korunması açısından oldukça değerli. EPSA olarak, Bursa’daki üretim kapasitemiz ve yeni TEKNOSAB tesisimizle dönüşüm projelerine katma değer sağlamaya hazırız” diye konuştu. “Hem konutlarda hem de sanayi ve lojistik yapılarda yangın güvenliği artık vazgeçilmez bir unsur haline geldi” diyen Özdemir, yangın dayanımı yüksek sistem aksesuarları geliştirdiklerini açıkladı.
Enerji ve iklim konforu konusuna da değinen Özdemir, “TS 825’in soğutmayı da kapsamasıyla, artık yaz konforu için de ürünler geliştiriyoruz. Binaların sadece ısıtma değil, soğutma performansına da odaklanmak gerekiyor” tespitini yaptı. Kentsel dönüşümün finansman ve mevzuat düzenlemeleriyle daha etkin hale geleceğini söyleyen Özdemir, uygulama kalitesinin sıkı denetimlerle artacağını belirtti.
Şirketin 2025-2027 yatırım planlarını paylaşan Özdemir, “TEKNOSAB kapasite artışı ve hat modernizasyonu, bölge-iklim özel reçeteler, uygulama akademisi ile yılda en az 500 uygulamacı sertifikasyonu ve doğru yalıtım eğitimleri, ayrıca panel detay kimyasalları ve yangın dayanımı yüksek sistem aksesuarları bizim önceliklerimiz olacak” açıklamasını yaptı.
EKONOMİ
3 gün önceEKONOMİ
3 gün önceEKONOMİ
3 gün önceEKONOMİ
3 gün önceEKONOMİ
3 gün önceŞİRKET
3 gün önceEKONOMİ
22 Ekim 2025